Yükleniyor...

Devlet Bahçeli

Türkiye tek sestir, tek yürektir. Fedakarlıkla kurulan gönül köprüleri üzerinden kardeşliğimizin bereket ve nimet konvoyları sürekli hareket halindedir ve ihtiyaç sahiplerine ulaşmaktadır. Ne kadar gururlansak yetersizdir. Her zorluğun bir kolayı vardır ve tedavüldedir.

Kutlu ecdadımız Bilge Kağan 1288 yıl önce demişti ki: “Türk milletinin adı sanı yok olmasın diye gece uyumadım, gündüz oturmadım. Aç milleti doyurdum, çıplak milleti giydirdim. Fakir milleti zengin kıldım. Az milleti çok kıldım.” İşte o tarihi mesaj yerini bulmuştur.

Asrın felaketinden kaynaklanan ağır yıkımın telafisi amacıyla yardımlarını esirgemeyen hayırsever insanlarımıza, televizyon yapımcılarına, telefon başında her arayana sabırla cevap veren sanatçılarımıza kalpten teşekkür ediyorum. Allah hepsinden razı olsun.

Dün akşam yurt içi ve yurt dışında faaliyet gösteren 213 televizyon kanalı ile 562 radyoda canlı olarak “Türkiye Tek Yürek” adıyla yayımlanan ortak kampanyada 115 milyar 146 milyon 528 bin TL nakdi yardım toplanmış ve 9 milyon 10 bin adet de SMS bağışı yapılmıştır.

Kahramanmaraş merkezli depremin yaralarını sarmak, enkazı kaldırmak, sosyal ve toplumsal hasarı onarmak için devlet ve millet el ele vermiş, muazzam bir dayanışma ve yardımlaşma örneği sergilemiştir. Çok şükür ahlaki, insani, vicdani kenetlenme hayranlık uyandırmaktadır.

Deprem felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Cenabı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor, halen tedavi altında bulunan vatandaşlarımıza şifalar diliyorum. Başımız sağ olsun, vatanımız sağ olsun, milletimiz sağ olsun.

Ayrıca şahsım adına depremle mücadele kapsamında AFAD’a 1 milyon liralık yardım yaptığımı, Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı’nın da kan bağışı başta olmak üzere her konuda destek ve yardımını sahada göstereceğini bu vesileyle açıklıyorum.

Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamasına binaen; Anayasa’nın 119. maddesi uyarınca on ilimizi kapsamak suretiyle üç ay süreyle OHAL ilan edilmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi bu isabetli OHAL kararını kararlılıkla desteklemektedir.

Türkiyemiz büyük bir felakete maruz kalmıştır. Üzüntümüz tarifsizdir. Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinin merkez üssü olduğu şiddetli depremler vahim bir yıkıma neden olmakla birlikte yüreğimizi dağlamış milletimizi derinden sarsmıştır.

Dinin sahibi Allah’tır. İman ediyoruz ki, hem Allah’ımız hem de milletimizle birlikte İslam alemi batıla, küfre ve haçlı emellerine vakti saati geldiğinde kaçınılmaz hesabı soracaktır.

İsveç’in NATO üyeliği bu şartlar altında Gazi Meclis’in onayından geçemeyecektir. Dinimize, dilimize, değerlerimize, Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerimize hıyanetin ve saygısızlığın muhakkak bir sonucu olacaktır. Bu sonuca ulaşmak için diyorum ki: “Aziz Milletim Sıra Sende”

Sandık ne İsveç’te kurulacak ne Bolton’un evinde açılacak ne de diğer ülkelerin denetiminde olacaktır. Türk milleti hür iradesini seçim vakti geldiğinde ibra ve işaret edecektir. 14 Mayıs seçimlerini kundaklamak için zillete destek olan muhasım güçler yine kaybedecektir.

Fikir ve düşünce hürriyetinin sınırlarını ihlal edip inanç ve insanlık onurunu çiğneyen hiçbir şer odağı içimizdeki işbirlikçileri eliyle hayalini kurduğu teslim alınmış, tasfiye edilmiş, bölünmüş ve parçalanmış bir Türkiye’ye ulaşamayacaktır.

The Economist Dergisinde Türkiye’ye yapılan hakaret ve Türk düşmanı John Bolton’un çarpık ve çirkin beyanatları elbette sonuçsuz kalmaya, ayaklar altında ezilmeye mahkumdur. Zillet ittifakının gizli ortakları artık saklanma ihtiyacı duymayacak kadar pervasızlaşmıştır.

Her siyasi parti tarih ve millet huzurunda tarafını netleştirmek, nerede durduğunu belirlemek, Türkiye’nin yanında olup olmadığını açıklığa kavuşturmak, milli ve manevi emanetlerimize yapılan saldırılara karşı tercihini ve tutumunu ortaya koymak durumundadır.

Müstevli cephesinin zillet ittifakını cesaretlendirmek ve arkasında durduğunu göstermek adına siyasi operasyonlarına hız vermesine, varoluşumuza suikast düzenlemesine Müslüman Türk milleti tahammül etmeyecek, algı oyunlarına kanmayacaktır.

İsveç, bu yanlıştan dönmek, Türk ve İslam toplumlarından özür dilemek mecburiyetindedir. Milli ve manevi değerlerimize husumet besleyen bir ülke ya da ülkelerle NATO ittifak hukukunu paylaşmak şöyle dursun, siyasi ve diplomatik ilişki kurmak bile abestir, sakıncalıdır.

Kur’an-ı Kerim’in yakılmasına izin vermek, en az yakmak kadar iğrenç ve ilkel bir rezalettir. Milliyetçi Hareket Partisi kutsallarımıza el uzatan, periyodik saldırı düzenleyen, Türk ve İslam düşmanlığında sınır tanımayan İsveç hükümetini ve provokatörleri lanetlemektedir.

İsveç yönetiminin, Danimarkalı soysuz bir siyasetçinin Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim yakmasına izin vermesi yalnızca skandal değil, bunun da ötesinde barbarlığın ve vandallığın aleni gösterimi ve somut örneğidir.

İsveç’in başkenti Stockholm’de Cumhurbaşkanımızı hedef alan alçak teşebbüsten kısa bir süre sonra bu defa da Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’e yönelik aşağılık bir tertip, zalim bir eylem Türk-İslam aleminde infiale neden olmuş, hitamında sabır taşını çatlatmıştır.

Cumhuriyet'in 100’üncü yıl dönümünün yeni bir demokrasi zaferiyle taçlanma vakti yaklaştıkça, aziz millet iradesinin sandıkta tecelli edeceği tarihi güne sayılı günler kaldıkça, iç ve dış menşeli hain provokasyonların eşzamanlı olarak devreye alındığı gözlemlenmektedir.

Devlet Bahçeli

Cumhur İttifakı’na verilen her oy Türk ve Türkiye Yüzyılına destek, zalimlere tepki, teröristlere ceza, huzura davet, bereket ve güvenliğe çağrıdır. Nihayetinde ve nitekim 2023 seçimlerinde kullanacağımız ana sloganla sesleniyorum: “AZİZ MİLLETİM SIRA SENDE.”

Cumhur İttifakı’na verilen her oy Türk ve Türkiye Yüzyılına destek, zalimlere tepki, teröristlere ceza, huzura davet, bereket ve güvenliğe çağrıdır. Nihayetinde ve nitekim 2023 seçimlerinde kullanacağımız ana sloganla sesleniyorum: “AZİZ MİLLETİM SIRA SENDE.”

Bu vatan benim, bu bayrak benim, bu millet benim diyen alnı ak, kalbi pak, vicdanı temiz her vatandaşımızdan, ülkemin her yöresinde varlık mücadelesi veren insanlarımızdan Cumhuriyet’in 100’üncü yıl dönümüne omuz vermek adına 100 oyu sandığa taşımalarını rica ediyorum.

Parti olarak, mümkün mertebe, yetişebildiğimiz kadar, hava şartlarıyla hayatın olağan akışı elverdiği sürece “Adım Adım 2023; 14 Mayıs’a Doğru” temasıyla açık hava toplantılarımızı kararlılık ve seferberlik ruhuyla, üstelik yurdumuzun her köşesinde icra ve ifa edeceğiz.

14 Mayıs günü 85 milyon Türk vatandaşının varlığına sahip çıkma günüdür. Aynı zamanda altılı ganyanı hezimetle buluşturma günüdür. Tarih tekerrür edecek, onca kurulan tuzağa, onca yapılan ihanete karşı milletimiz istikrarı, yeni sistemi ve yeni yüzyılı tercih edecektir.

Küresel emperyalizmin siyaset devriyeleri, terör örgütlerinin gönüllü destekçileri, Türkiye düşmanlığının yeminli temsilcileri, milli ve manevi değerlerimizi hedef alan zulüm bekçileri, zillet çatısında birleşmiş manda özlemcileri Cumhur İttifakı karşısında tutunamayacaktır.

Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı; 2023 seçimlerine hazırdır ve yeni bir demokrasi zaferinin cumhurun vatanperver duruşuyla tezahür edeceğine inanmaktadır. Bunun yanında Cumhuriyet’in 100’üncü yıl dönümü istikbalin güçlü ve gelişmiş Türkiye’sini müjdeleyecektir.

14 Mayıs 2023’ü temel aldığımızda seçimlere 114 gün kalmıştır. Demokrasi tarihimizin kaderini etkileyecek, ülkemizin önümüzdeki yıllara havi yol haritasını çizecek, Cumhuriyet’in yeni yüzyılını tahkim edecek en kritik seçimlerde büyük Türk milleti iradesini gösterecektir.

Türkiye’miz hukuken olmasa da fiilen seçim ortamına girmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımızın tavzih ve takdirine binaen Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimlerinin 14 Mayıs 2023 Pazar günü yapılması gündeme gelmiş, sandık tarihi resmi değilse de takriben belli olmuştur.

Şimdilik Devlet Bahçeli için seçim bilgilerini getiremiyoruz.