Türkiye Yüzyılı’na Yeni Anayasa
Anayasa, toplumsal mutabakat belgesi, devletin kurucu metni, özgürlük- lerin güvencesi ve hukuk sisteminin en üst normudur. Bu nedenle anaya- salar doğrudan egemenliğin sahibi milletin özgür iradesinin eseri olmalıdır.
1961 ve 1982 Anayasaları askeri darbelerden sonra, darbeciler ve onla- ra eşlik eden bir kesim tarafından toplumsal tartışma ve katılımdan uzak bir şekilde hazırlanıp topluma dayatılmış metinlerdi.
Darbe mahsulü önceki anayasalara karşılık Türk milleti ve siyaset kuru- mu insan onuruna dayanan, tamamen özgürlükçü, demokratik ve sivil bir anayasa hazırlayacak iradeye ve birikime sahiptir.
Demokrasi ve özgürlükler alanında yirmi yıldır hiç ara vermeden de- vam eden, son yıllarda yargı reformu ve insan hakları eylem planı ile bir takvime bağlı olarak yürüttüğümüz reformlar Türkiye Yüzyılında daha da derinleştirilecek, güçlendirilecek ve yeni anayasa ile nihai bir güvenceye kavuşturulacaktır.
Günümüzde değişen dünya ve değişen toplumla beraber yeni demok- ratik katılım imkânları, yeni siyaset biçimleri ve yeni özgürlük alanları or- taya çıkıyor. Türkiye’de değişimin öncüsü AK Parti olarak bugüne kadar değişimlere kayıtsız kalmadığımız gibi bundan sonra da kalmayacağız.
Tarihin modası geçmiş tartışmalarıyla vakit kaybeden bir Türkiye değil, bugünün sunduğu fırsatları gören ve geleceği inşa etmek için çalışan Tür- kiye’yi savunuyoruz. Bu ilke doğrultusunda Türkiye yüzyılında demokratik değerlerin en güçlü savunucusu olmaya ve milletimizin desteğiyle demok- ratik atılımlarımızı yeni anayasa ile hayata geçirmeye devam edeceğiz.
Hak ve özgürlükler alanında bugüne kadar kaydedilen gelişmeler ile önümüzdeki süreçte yapılacak çalışmaların kalıcı hale gelmesi insan onu- runa dayanan bir anayasal düzenin yerleşmesi ile mümkün olacaktır. Tür- kiye yüzyılının anahtarı yeni anayasadır.
Yeni Anayasa İrademiz
AK Parti’nin 2002’de başlayan iktidarının ilk yıllarından itibaren anayasa reformu ve yeni anayasa arayışı güçlenerek devam etti. Partimizin öncü- lüğünde 2004, 2007, 2010 ve 2017 yıllarında üçü halk oylaması ile kabul edilmiş dört önemli anayasa reformu hayata geçirildi. Bu reformlar ile hak ve özgürlüklerin alanı genişletildi, demokrasinin standartları yükseltildi, hukuk devleti güçlendirildi ve yeni bir siyasal sistem tesis edildi.
2008 yılındaki başörtüsüne özgürlük getirmek isteyen Anayasa değişik- liği ise Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Geçmişte yaşanan hak ihlallerini göz önünde bulundurarak başörtülü veya başı açık bütün kadın- ların kıyafet özgürlüğünün anayasal güvenceye kavuşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Bu güvenceyi sağlamak için çalışmaya devam edeceğiz.
AK Parti Anayasa değişikliklerinin ötesinde tamamen yeni ve sivil bir anayasa hazırlanmasına yönelik girişimlerin daima öncüsü olmuştur. Bu girişimler geçmişte bürokratik vesayetin müdahaleleri veya uzlaşmaz mu- halefetin tavırları sebebi ile akamete uğradı. En ciddi girişim olan ve 2011 seçimlerinden sonra kurulan Anayasa Uzlaşma Komisyonu AK Parti’nin tüm yapıcı ve kolaylaştırıcı çabalarına rağmen yeni bir anayasa hazırlayamadı.
Buna rağmen uzun süredir yeni bir anayasa için ön koşulsuz olarak tüm siyasi partilere çağrıda bulunuyoruz ve bundan sonra da bulunmaya de- vam edeceğiz.
Küresel ve bölgesel değişimlerin hızlandığı, tehditlerin, fırsatların ve risklerin her alanda kendini gösterdiği bir dönemde, Türkiye Cumhuriye- ti’ni ve milletini tarihin öznesi yapacak atılımlar için Türkiye yüzyılına yeni anayasa ile girmeye kararlıyız.
Neden Yeni Anayasa?
Bilindiği üzere, yeni anayasa ihtiyacının karşılanmasına yönelik çalış- malar 2000’li yıllardan itibaren demokrasinin vesayet zincirlerinden aşa- ma aşama arındırılmasıyla sürekli olarak gündemde olmuştur. Bu kap- samda hazırlanan öneriler kamuoyu ile de paylaşılmış, milletle beraber milli iradenin öncülüğünde yeni bir anayasa hedefi şeffaflıkla ve katılımcı bir anlayışla hep diri tutulmuştur.
Milletin doğrudan veya dolaylı iradesiyle gerçekleşen Anayasa reformla- rına rağmen 1982 Anayasası’nda 12 Eylül rejiminin tortuları halen görülmek- tedir. Bu tortulardan arınmaya yönelik her değişiklik, daha güçlü demokrasi yolunda atılmış birer adım olsa da özgürlükler konusunda anayasanın ge- neline hâkim olan temkinli ve istisnası bol üslup halen giderebilmiş değildir.
1982 Anayasası ne kadar değiştirilirse değiştirilsin, ismi 1982 Anayasa- sı olarak kalacak, daima 12 Eylül’ün acılarını ve darbenin izlerini anımsata- caktır. Bir anayasanın sivil, demokratik ve özgürlükçü olarak nitelendirilebilmesi için sadece içeriğinin değil hazırlanma yönteminin de demokratik ve sivil olması gerekir. Darbeciler tarafından hazırlanan ve millete daya- tılan 1961 ve 1982 Anayasalarına karşılık vatandaşların katılımının en üst düzeyde olduğu, halkın temsilcileri tarafından ve en geniş katılım ile yeni bir anayasanın hazırlanması gerektiğine inanıyoruz.
Sonuç itibarıyla yeni Anayasa, 20 yılın demokratik kazanımlarını koru- yacak ve Türkiye Yüzyılı hedeflerimizin en güçlü teminatı olacaktır. Bu bakımdan, temel felsefesi bireyin özgürlüğü ve korunması olan, yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını güçlendirmeye yönelik kurumsal güvence- leri içeren, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğünü derinleştiren yeni bir anayasa yapılması, vazgeçilmez öneme sahiptir
Yeni anayasanın kodları: Yüksek standartlı demokrasi, güvenceli öz- gürlükler ve hukukun üstünlüğü
Can emniyetini vatandaşın maddi ve manevi bütünlüğü ile en üst dü- zeyde korumaya almak, mal emniyeti ve mülkiyet hakkını uluslararası standartlarda güvenceye kavuşturmak, düşünce, fikir, din ve vicdan hür- riyetini ve bu hürriyetlerin etkin bir şekilde kullanılmasını garanti etmek, başta aile yapısı olmak üzere toplumun zihnen, madden ve manen güçlü olarak kendini yeniden üretebilmesini ve varlığını sürdürmesini sağlamak, yeni Anayasanın temel özellikleri olacaktır.
- Milletin kendi iradesi ve kendi eliyle yaptığı, her bir vatandaşımızın “içinde ben varım”, “benim iradem var” dediği YENİ ANAYASA,
- Yaşam hakkını, düşünce ve kanaat özgürlüğünü, inancı ve inandığını yaşama özgürlüğünü, aileyi, toplumu ve mülkiyet hakkını koruyan YENİ ANAYASA,
- Bir daha hiç kimsenin başörtüsü zulmü gibi çağdışı uygulamalara, zorbalık ve baskılara tevessül etmesine dahi izin vermeyen, daima özgür- lükçü, milletin öz değerlerinin tapusu YENİ ANAYASA,
- Irk, din, mezhep, dil, renk ve kültür farkı gözetmeden herkesi kuşatan, insan onuru ortak temelinde buluşturan, kucaklayıcı, bütünleştirici, çeşitli- likte birliği savunan, herkesin birinci sınıf vatandaş olduğu YENİ ANAYASA,
- İnsan hak ve özgürlüklerini güvence altına alan; bütün kurum ve ku- ralları ile insanı haklarıyla yaşatmayı ilke edinen YENİ ANAYASA,
- İnsanın maddi ve manevi varlığını bütün tercihleri ve inançlarıyla öz- gür biçimde gerçekleştireceği demokratik bir toplumu inşa eden YENİ ANAYASA, - Devleti ve bütün kurumlarını insanımıza ve milletimize hizmet ara- cı olarak gören “İnsanı Yaşat ki, Devlet Yaşasın” anlayışıyla hazırlanmış YENİ ANAYASA,
- Egemenliğin sahibi milletin demokratik meşru temsilcilerinin önünde- ki her türlü vesayeti ortadan kaldıran YENİ ANAYASA,
- Yasama, yürütme ve yargı güçlerinin meşruiyetini milletten aldığı; güçler ayrılığını pekiştiren ve bununla birlikte güçlerin eşgüdümünü sağ- layarak millete hizmeti birinci öncelik sayan YENİ ANAYASA,
- Demokratik katılımı genişleten, siyasal katılımın önündeki vesayetlere izin vermeyen ve bilgi teknolojileri ile vatandaşımızın yönetim süreçlerine ortaklığını temin eden YENİ ANAYASA,
- Çoğulcu bir toplumsal ve siyasal yapı kuran, istikrarlı ve etkili hükü- met modelini daha da geliştiren YENİ ANAYASA,
- Özgürlükçü ve demokratik Cumhuriyet anlayışının kazanımlarını daha da ileriye götürmeyi amaçlayan YENİ ANAYASA,
- Hukukun üstünlüğünü esas alan, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı te- melinde kurumsal yapılanmayı ve işleyişi temin eden YENİ ANAYASA,
- Milletimizin değerlerini temel alan ve evrensel değer ve normları gö- zeten YENİ ANAYASA,
- En geniş mutabakatla ve demokratik yöntemlerle hazırlanmış, geniş toplumsal kesimlerce sahiplenilen YENİ ANAYASA,
- Türkiye’nin yeni yüzyılı hedeflerine ulaşmasını kolaylaştıracak etkin ve sağlıklı bir kurumsal yapılanmayı tesis eden YENİ ANAYASA,
Milletimizin beklentisidir. Bu beklentiyi karşılamak da milletimize hiz- met yolunda bulunan herkesin borcudur.
Geldiğimiz noktada milletimiz; Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına, Türkiye Yüzyılı’na daha özgürlükçü ve tamamen kendi iradesiyle yapılmış sivil bir anayasayla girmeyi hak etmektedir.
AK Parti olarak biz, milletimizle birlikte, yeni sivil bir anayasa için her türlü çabayı göstereceğiz, uzlaşma zemininde, toplumun tüm kesimlerini “özgür birey, güçlü toplum; ileri demokrasisi ile daha gelişmiş Türkiye” için bir araya getirecek çalışmaları yapmayı taahhüt ediyoruz.